Ağrı kesicileri tanı…
Belinizdeki disklerde sorun mu var? Beliniz mi ağrıyor? Egzersiz yaparken ya da dış mekan işleri yaparken aşırıya mı kaçtınız? Reçetesiz satılan bir ağrı kesici almak en basit tedavilerden biridir. Tipik olarak, bu sorunu çözecektir. Ancak ya sürekli geri gelen ağrı veya sızı ile başa çıkmak için bu hapları düzenli olarak almanız gerekiyorsa? Aşırı kullanımları ne kadar güvenli veya sürdürülebilir?
Harvard’a bağlı Brigham and Women’s Hospital’da Ağrı Bölümü’nde çalışan Dr. Christopher Gilligan, “Reçetesiz satılan ağrı kesiciler oldukça güçlü ilaçlar olabilir ve çoğu iltihap ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir” diyor. “Hastalığı tedavi etmek için olsa da bazı insanlar güvenli kullanımı ciddiye almayabilir. Bu da büyük komplikasyonlara neden olabilir.”
Uzun bir süre boyunca doktorlar ameliyat veya diğer tıbbi prosedürlerden sonra ağrıyı hafifletmek için opioid (bağımlılık yapıcı ve halusinojen maddeler; Morfin vs.) reçete ediyorlardı. Reçetesiz satılan ağrı kesiciler, opioid bağımlılığının tehlikeleri ve yan etkileri daha yaygın olarak bilinmeye başladığından beri daha iyi ve daha güvenli bir seçenek oldu.
Diş çektirdikten sonra yapılan bir çalışmada, asetaminofen ve ibuprofen kombinasyonunun ağrıyı dindirmede opioidlerden daha etkili olduğu bulunmuştur. Siyatik ağrısının giderilmesi söz konusu olduğunda, diğer çalışmalar reçetesiz satılan ilaçların opioidler kadar etkili olduğunu göstermiştir.
Brigham and Women’s Hospital’da ağrı uzmanı olan Dr. Christopher Gilligan, reçetesiz satılan ağrı kesicilerin çoğu durumda uygun ve etkili bir tedavi olabileceğini söylüyor. “Hafif vakalar için önce reçetesiz satılan ilaçlar denenmelidir; bunu doktorunuzla görüşün. İlk başta güçlü ve bazen de reçeteli bir ağrı kesiciyi kullanmamalısınız.”
Analjeziklerin (ağrı kesicilerin) çeşitli formları vardır ancak en yaygın olanları asetaminofen ve nonsteroid antiinflamatuar ilaçlardır (NSAID’ler).
Ağrı ve ateş asetaminofen ile yönetilebilir, ancak enflamasyona yardımcı olmaz. Eczanelerde bulunan yaygın bir soğuk algınlığı ve baş ağrısı ilacıdır. Aspirin, ibuprofen ve naproksen, nonsteroid antienflamatuar ilaçlardır. Bunlar, asetaminofen gibi ağrıyı dindirmenin yanı sıra anti-enflamatuar özelliklere de sahiptir. Artrit ve yaralanmalar gibi enflamatuar durumlar genellikle etkili ağrı kesiciler olan nonsteroid antienflamatuar ilaçlarla (NSAID’ler) tedavi edilir. Tüketiciler iyi bilinen markalara daha aşina olsalar da, Dr. Gilligan jenerik versiyonların da aynı derecede etkili olduğu ve çok daha ucuza mal olduğu konusunda ısrar ediyor.
Olası yan etkiler;
Dr. Gilligan, mümkün olan en kısa süre için en küçük etkili dozun alınmasını önermektedir. İki hafta veya daha uzun süre boyunca günlük olarak reçetesiz ağrı kesici ilaca ihtiyaç duyuyorsanız veya etiketteki maksimum doz rahatlama sağlamıyorsa, bir doktora görünmenin zamanı gelmiş demektir…
Ayrıca, bazı kişiler önce bir doktora danışmadan asla bir NSAİİ almamalıdır. Peptik ülser, böbrek fonksiyon bozukluğu veya kalp hastalığı öyküsü olan kişilerin yanı sıra antikoagülan veya antiplatelet ilaç (kan sulandırıcı) kullananlar bu kategoriye girer. Reçetesiz satılan ağrı kesici ilaçların aşırı kullanımı, herhangi bir ilaçla aynı yan etki riskini taşır. Örnek olarak:
Kronik, düşük dereceli enflamasyonun kardiyovasküler hastalık, kanser, tip 2 diyabet ve diğer rahatsızlıklara katkıda bulunan sessiz bir katile dönüştüğü bilimsel araştırmalarla gösterilmiştir. Bu sebeple vücutta enflamasyonu kontrol etmek ve düşük seviyede tutmak oldukça önemlidir. Bunun için iyi bir diyet ve spor en yararlı seçenekler arasındadır.
Asetaminofen; Yüksek dozlarda karaciğer zarar görebilir. Günlük maksimum 4.000 miligram (mg) doz veya 12 normal güçte veya sekiz ekstra güçte tablet genellikle tavsiye edilir. Uzun süre ılımlı kullanımdan sonra bile anormal karaciğer fonksiyonu gelişebilir.
Güvende olmak için günde 3.250 mg’dan fazla asetaminofen almayın. Gıda ve İlaç İdaresi, maksimum günlük dozların hap veya kapsül başına 325 miligramı (mg) geçmemesini tavsiye etmektedir. Ağrı kesiciler, soğuk algınlığı ilaçları ve reçeteli narkotikler gibi asetaminofen içeren farklı ilaç türlerini kombine ederken dikkatli olmak da önemlidir. Ayrıca Dr. Gilligan, yoğun alkol tüketimi geçmişiniz varsa veya karaciğer hastalığı belirtileri gösteriyorsanız asetaminofen almamanızı tavsiye ediyor.
NSAİİ’ler; Ağrı, şişme ve mide yanması en sık bildirilen olumsuz reaksiyonlardır. Bu ilaçlar ayrıca iç kanama riskini artırabilecek ülserlere neden olma riski de taşır. Nonsteroidal antienflamatuvar ilaçların (NSAİİ) aşırı kullanımı kalp krizi ve felç gibi kardiyovasküler sorunlara, böbrek hasarı ve yetmezliğine yol açabilir. İbuprofen ve naproksen için tipik maksimum günlük dozlar sırasıyla 1.200 ve 660 miligramdır.
Aspirin dışında tüm NSAİİ’ler kan basıncını artırır. Hipertansiyonu olanların bir NSAİİ alırken ölçümlerde bir artış yaşama olasılığı daha yüksek olsa da, NSAİİ alan herkes böyle bir artış yaşayabilir.
Olası yan etkilerden endişe duyan kişiler, diklofenak veya lidokain içeren ürünler gibi topikal/lokal ağrı kesicileri deneyebilirler. Dr. Gilligan, bu ilaçların düşük biyoyararlanımı nedeniyle, yumuşak doku yaralanması veya osteoartritin neden olduğu ağrıyı tedavi etmek için güvenli bir seçenek olduğunu söylüyor.
Kaynak:
https://www.health.harvard.edu/pain/know-your-pain-relievers
